DERİN MAVİ DÜNYANIN ÖZEL CANLILARI AHTAPOT (Cephalopoda - Octopodidae)
22.01.2024 16:58
dakika
MAVİ SULARIN BİLİNÇLİ, KAVRAMA YETENEĞİ OLAN VE ADAPTASYON USTASI AKILLI CANLISI… YAŞAMI SÜRESİNCE SERGİLEDİĞİ DAVRANIŞ BİÇİMLERİNİN SAYISI MUAZZAM ÖLÇÜLERE ULAŞMAKTA… SUALTI DÜNYASININ KAMUFLAJ ÖZELLİĞİ EN İYİ, GÖRME YETİSİ İNSANA EN YAKIN KAFADANBACAKLI… AHTAPOTLAR ASLINDA KENDİLERİ İÇİN KULLANILAN “DENİZLERİN BEYNİ VEYA ZEKİ DENİZ CANLISI” TERİMLERİNİ BÜYÜK ORANDA HAK EDİYOR. BİLİMSEL ÇALIŞMALAR BUNU KANITLAR NİTELİKTE...  H. Barış Özalp
Doç. Dr. H. Barış Özalp
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi


MAVİ SULARIN BİLİNÇLİ, KAVRAMA YETENEĞİ OLAN VE ADAPTASYON USTASI AKILLI CANLISI… YAŞAMI SÜRESİNCE SERGİLEDİĞİ DAVRANIŞ BİÇİMLERİNİN SAYISI MUAZZAM ÖLÇÜLERE ULAŞMAKTA… SUALTI DÜNYASININ KAMUFLAJ ÖZELLİĞİ EN İYİ, GÖRME YETİSİ İNSANA EN YAKIN KAFADANBACAKLI… AHTAPOTLAR ASLINDA KENDİLERİ İÇİN KULLANILAN “DENİZLERİN BEYNİ VEYA ZEKİ DENİZ CANLISI” TERİMLERİNİ BÜYÜK ORANDA HAK EDİYOR. BİLİMSEL ÇALIŞMALAR BUNU KANITLAR NİTELİKTE... 


Derin mavi dünyanın özel canlılardan bahsetmeden önce bundan 500 milyon öncesine, Kambriyen dönemine gitmek gerekir. O zamanın ilk yumuşakçalarından olan küçük hayvan Plectronoceras bilinen ilk Mollusk örneklerinden biri olarak tarihlenmiştir. Kuzey Doğu Çin kıyılarının 2 cm boyutlu canlısından bahsetmeyeli epey uzun zaman geçti. Bu dönemin bitişinin hemen ardından kafadanbacaklılar, 10 cm boyutlara ulaşan hafif kıvrımlı deniz kabukları olarak bilindi. Daha sonraları Devoniyen döneminde yeni kafadanbacaklı türler ortaya çıktı. Ammonoidler ortaya çıktı ve bu faunanın büyük çoğunluğunu oluşturmaya başladı. Bundan tam 230 milyon yıl önce yani Triyasik dönem başlangıcında çok geniş dağılım gösteren bir denizel omurgasız topluluğu mevcuttu. Sonrasında bir kısım Sefalopod’un ortadan kaybolduğu ancak Ammonoidlerin ve şimdiki bilinen Nautilus’ların atalarının yaşama devam ettiği dikkati çekmektedir. Bugün okyanuslarda kafadanbacaklılar iki ana grup oluşturmuşlardır. Geçmiş zamanda günümüze kadar gelmiş olduğu söylenen Nautilidae familyası üyeleri ve bildiğimiz diğer Coleoidler olan Octopodidae, Sepiidae ve Loliginidae familyası üyeleri…    


Okyanuslarda ve denizlerde 50.000 ile 110.000 arasında yumuşakça (Mollusca) türü yaşam sürmektedir. Büyük bir çoğunluğu adeta renkleriyle sizi büyüler. Gastropodların binlerce türü cezp edicidir. Mavi sularda bu dikkat çekici renklerin anlamı “uzaklaş, zehirliyim!” demektir kimi zaman… Kafadanbacaklıların günümüzde yaşayan 600 üyesi ile Sualtı Dünyasının Bukalemunlarıdır… Ahtapot, sübye ve kalamarlardaki renk değiştirme adaptasyonu inanılmazdır. Milisaniyeler alır ortama adapte olmak… Ya avlarlar, ya av olmaktan kurtulurlar bu adaptif özellikleri sayesinde… Zeki canlılar olduklarına dair birçok araştırma yapılmıştır ve bu adaptif özelliklerine yönelik yapılan çalışmalar bizleri sergiledikleri davranış özelliklerini incelemeye sevk eder.

 

Ahtapotlar, okyanuslar altındaki gizemli dünyanın omurgasızları arasında en büyük ve en karmaşık merkezi sinir sitemine sahip olan canlılardan biri olarak tanımlanırlar. Hala ne düşündükleri bilim insanları tarafından tam olarak anlaşılamasa da birçok davranış özelliklerine açıklama getirilmiştir. 9 beyinli olarak ifade edilen ahtapot, merkezi bir beynin genel yöneticiliğinde 8 kolundaki, oranı %60’lara ulaşan nöron sayısıyla dikkati çeker ve bazen kollarıyla düşündüğü söylenir. Çünkü nöron nerede varsa, düşünce ordadır. Zeki olarak nitelendirilmelerinin altında yatan temel sebeplerde aslında bunlardır. Doğal yaşamda kullandığı davranış biçimlerinin sayısı ne kadar zeki olduklarının en büyük kanıtıdır. Kavrama yetenekleri, izlediklerini bir daha hatırlama ve uygulama davranışları bunlardan en önemlileri olarak belirtilebilir. Davranış ve yeteneklerine göre değerlendirilen ve akıllı oldukları iddia edilen türler bilimi yanıltmıyor sadece hayran bırakıyorlar. Doğduktan sonra bir daha annelerini göremeyen ve yalnız bir yaşama adım atan bir deniz canlısı için bence inanılmaz…


Ahtapotların zeki olduklarına dair kanıtlar aradığımızda bilimsel çalışmalar bizi davranış bilimine çeker. Ahtapotların herhangi bir tehlike anında saniyeler içinde renk değiştirmesi, vücudunu şişirip dikkat çekmek ve görünürlüğü azaltmak amacıyla mürekkebini salması, sualtında yapılan onca manevra, farklı yönlere yüzüşler ve aniden dip bölgenin rengine bürünme gibi davranışlara baktığımızda, zekice hareketler demekten kendimizi alamayız. Ki zaten öyledir de…


Laboratuar çalışmalarında ahtapotların birkaç farklı rotayı bir kerede öğrendikleri ve farklı yolları akıllarında tutabildikleri görülmüştür. Ahtapotların zeki davranışlar sergiledikleri ilk olarak iki İtalyan bilimci tarafından izlenmiş ve açıklanmıştır. Kırmızı ve beyaz toplara dokunmayla gerçekleşen deneylerde izleyici olan ahtapotların diğerleriyle aynı davranışları sergiledikleri izlenmiştir. Diğer tanklardaki kırmızı toplara dokunan ahtapotları izleyen denek ahtapotların önlerine kırmızı top sunulduğunda çekinmeden onlara dokundukları görülmüştür. İzleyerek öğrenme sergiledikleri ilk kez bu araştırmalarda sunulmuştur.


Yaklaşık iki yıllık ömre sahip olan bir deniz canlısı için bu kadar şey öğrenebilmek etkileyicidir. İşaretlere cevap verebilme, izleme ve öğrenme yetkinliğini diğer canlılarla karşılaştırdığınızda ahtapotun bunca davranışı nasıl sergilediğini hep sorgularız. Arılar çiçeklerin yerlerini diğer arılardan öğrenirler. Bir çene balığı yuva yapmayı, ebeveynini görerek öğrenir. Filler yaklaşık 50 yıl sürebilen ömürleri boyunca ailesel davranışlardan ilham alırlar. Peki ya bu kısacık hem de genellikle ailesiz geçen ömre sahip denizlerin zeki canlısı bunca davranışı nasıl öğreniyor? Kavrama ve farkında olma hislerini kendine nasıl öğretiyor?



Bakınız yaklaşık iki yıl süren yaşam sürelerinde bile birçok karmaşık davranış sergilemesi zeki olma adına yeterli gibidir. Humprey (1976) zekanın, sosyal problemleri çözmek için evrimleşmiş olduğunu belirtmektedir. Genç ahtapotlar kendilerinin farkına türdeşlerine doğru yaptıkları ufak temaslar sonucu varırlar. Hem de hiç ailesel bakıma ihtiyaç duymadan…


Ahtapot beyni, dikey ve kıvrımlı 10 adetten fazla lobtan oluşur ve bu loblar öğrenilmiş davranışları saklamak için evrimleşmiş gibidir. Ahtapotların beyni adeta öğrenilmiş bilgi deposu olarak kullanılır. Yapılan çalışmalar bu hayvanların sade bir hafıza ve öğrenme kabiliyetlerinin olduğunu göstermektedir. Şekil, renk yoğunluğu ve yapısını çok iyi algılama yetisine sahiptirler. Kafadanbacaklılar içersinde özellikle bu hayvanların davranışsal özelliklerine ilişkin yapılan araştırmalarda görerek ve dokunarak öğrenme becerilerine sık değinilmektedir. Birçok canlının beyin özelliklerinden biri olan, belirli fonksiyonların beynin sağ veya sol yarımküresinde yerleşmiş olması prensibini (lateralization) kafadanbacaklılarda görmekteyiz ve bu özel durum, kafadanbacaklı yumuşakçalar ile omurgalı canlıların beyin anatomileri arasında benzerlikler olduğunu kanıtlar niteliktedir.


Sergilenen davranışlar zeki olduklarını gösterir niteliktedir. Her zaman öğrenmek anlamına gelmese de… Birçok bilimsel kaynakta bu belirtilmekte… Ve bu davranışlar sonrasında zeki olduklarına dair tanımlar yapılmakta. Ahtapotun suyu nasıl etkin kullandığına ilişkin sizlere onlarca örnek sayabilirim. Ayrıca dikkatinizi çekmek isterim ki, bu davranış biçimi bilimsel kaynakların çoğunda, onların zeki olduklarına dair bir kanıt olarak sunulmaktadır.


Kafadanbacaklılarda manto kökenli bir huni vardır. Manto kaslarının kasılması ile manto boşluğunda bir hidrostatik basınç oluşur. Bu basınçlı su, huni yardımıyla atılır ve yüzmede etkin rol üstlenir. Aslında bu yapının kullanımına ve ahtapot tarafından sergilenen davranışlara ayrıntılı bakıldığında zekilik ile bağdaştırılan birçok farklı davranış gözlemleyebilirsiniz. Ahtapotlar bu su püskürtme olayını yuvalarını temizlemek ya da yedikleri besin artıklarını yuvadan uzaklaştırmak için kullanabilir. Ahtapotun bir yengeci yedikten sonra kalan artıkları yuvadan atmak için bu huniden kuvvetli basınçla püskürttüğü suyu kullanır. Aynı şekilde artıkları yemeye gelen leş yiyici balıkları da yuvası etrafından onlara doğru püskürttüğü bu suyu kullanarak uzaklaştırır. Yapılan laboratuar araştırmalarında denek ahtapotların bu su püskürtme olayını nadir olarak insanlara karşı da kullandıkları belirlenmiştir (Mather, 1992). Araştırmacıların yüzüne doğru ya da hassas elektrik ekipmanlarına doğru su fışkırtma durumlarını bu çalışmalarda görmekteyiz.


Davranış biçimlerine hap kutusu deneylerinde de sık rastlanmaktadır. Denek ahtapot laboratuar havuzunda su yüzeyine bırakılan hap kutusuna su püskürterek bir sirkülasyon yaratmıştır. İlerleyen dakikalarda hızlı su püskürtmelerle hap kutusunu su girdabının dışına fırlatmıştır. Çalışmalara göre her ahtapot 10 denemede en az bir kere su püskürtme davranışını göstermektedir. Bu davranışlardan belirli kriterlere girebilen çok az ahtapot olmuş ve bu davranışları oyun amaçlı sergiledikleri ortaya konmuştur. Ahtapotların oyun amaçlı bu davranışları göstermiş olup olmadığı belirli aşamalardan geçerek saptanmaktadır.


Mavi dünyanın güzel canlısı sergilediği farklı davranışlar sayesinde zeki olarak adlandırılmaktadır. Hayvanlarda zeki olma durumu 3 kritere göre değerlendiriliyor. Birincisi, hayvanın sergilemiş olduğu davranış repertuarı ne kadar zengin? İkincisi, sergiledikleri davranış kompleks ve uyarlanabilir mi (adaptif) yoksa basmakalıp ve düşünümsel mi (refleksif) ? Üçüncü kriter ise, hayvanlar öğrenme ve hatırlama davranışlarını ne kadar hızlı ve iyi başarabiliyor? Ahtapot şimdiye kadar söylediklerimiz ile bu konumunu hayli hak ediyor öğle değil mi?


Ahtapotlar çok dar oyuklara girebiliyor, küçük açıklıklardan bile geçebiliyorlar. 8 kolunu ve aktif vantuzlarını sürünme, dik durma, yürüme, yüzme, beslenme, avını yakalama, kabukluları açma, hedefe uzanma, cezp etme, kavrama, çevreyi inceleme, temizleme, taş toplama, yuva oluşturma amaçlı kazma vb. gibi birçok davranış sergilerken etkin kullanmakta. Hızlı yüzme, tehlikeyi uzaklaştırma ve ortamı temizleme amaçlı su püskürtme davranışlarını da unutmamak gerek. Tehlike anında ortama bıraktığı mürekkebi, gizlenmesinde en büyük yardımcısı rolünde… Sahip olduğu eşsiz kromatofor sistemi ahtapotu derin mavi dünyanın en iyi gizlenen canlılarından biri yapmakta. Tehlike anında ayrıca, vücudunu olduğundan büyük göstermek için şişkin pozisyona getirmek, başını ve kollarını olduğunca büyük göstermeye çalışmak da bunlara dahil…


Kromatoforlar tamamen beynin direkt kontrolü altındadır. Ayrı olarak, gruplar halinde veya vücutta parça halinde yanıp sönmektedirler. Sarı, turuncu, kahverengi, siyah ve kırmızı olmak üzere beş renk oluştururlar. Her milimetrekarede 100’lerce kromatofor bulunabilir. Yetişkin bir kafadanbacaklıda deri altında milyonlarcası etkindir. Aynı televizyon ekranındaki piksellerde olduğu gibi hızlı bir şekilde yanıp sönerler ve hareketli şekiller oluştururlar. Derinin daha derinlerinde yer alan lökoforlar ise ışığı yansıtırlar ve beyaz renk oluştururlar. Renk olayında son görevi iridoforlar üstlenir. İridoforlar kristallere benzerler ve mavi ya da yeşil renk değişiminden sorumludurlar.


Ortama uyum adaptasyonu ve görünmezlik davranışı inanılmaz. Sualtının zengin renk cümbüşü yaratan gökkuşağı sanki… Bu özelliği gizlenme davranışında elzem önem taşıyor. Milisaniye’den daha az zamanda gerçekleşen renk değişimi sualtı ortamının kralı olduğunu hatırlatır gibi…




500 milyon sinir hücresi, sinir sisteminin ne derece gelişmiş olduğunun kanıtı niteliğinde… (Deniztavşanları 10.000, Arı 1 milyon, Kurbağa 16 milyon, Yarasa 100 milyon, Köpek 600 milyon, İnsan100 milyar) Bu özelliği sayesinde zaten, uzun süreli hatırlama, öğrenme ve geniş repertuar oluşturma davranışlarında omurgalılar ile karşılaştırabilecek kadar da etkileyici… Dahası var; Omurgasız canlılar arasında kamera benzeri görme sistemine sahip tek canlı (insan gözü kamera özelliklidir). Çok gelişmiş göz yapıları sayesinde çok fazla oranda duyusal bilgiyi hissedebilir özellikte. Gözleri bizimkiyle çok benzer bir dizayna sahip…


Dalış esnasında bir ahtapota yaklaştığınızda onun tarafından genellikle çok sıcakkanlı anlar yaşanmaz. Bizler onların davranışlarını izlerken, video çekimlerini ya da fotoğraflarını alırken bu canlılara hayran kalırız. Kimilerimiz bu aşklarını sualtı fotoğrafçısı olarak ölümsüz kılar. Ancak, gerçekten onların penceresinden bakıldığında hiç de sandığımız gibi stressiz anlar yaşanmaz. Onların adına konuşmak gerekirse, ahtapot biraz gergin ilk karşılaşmalarda… Bunu sizi dikkatli dikkatli izler bir tutum sergilemesinden veya yuvasına çekilmek istemesi vb. gibi birçok davranıştan anlayabiliyorsunuz. Burada ahtapotun huni yapısını kendini savunmak için kullandığını da çok sık görebilirsiniz. Elbette ki bu tecrübeyi sualtında yaşayanlar bilirler. Deneyimlerden örneklemek gerekirse, Ahtapot çift kabuklu yumuşakçalara bayılır. Sık tükettiği deniz ürünleri arasında Bivalvia sınıfı başı çeker. Bazı dalışlarımda özellikle inceleme amaçlı dikkat etmişimdir. Ahtapotlar gerginlik anlarında verdiğiniz yemi geri çeviriyorlar. Ve bunu huni yapıları yardımıyla çok hızlı fışkırttıkları su yardımıyla yapıyorlar (Su fışkırtma olayı; Water Jet). Tarak midyesini temizlenmiş halde ahtapotun girdiği yuvaya koyuyorsunuz. Pırıl pırıl leziz görünümlü bir taraktır bu tahminimce ahtapot için... Ancak ahtapot, onu vantuzlarıyla içeri alıp bir lupta yemek yerine, önüne sunduğunuz tarağa su fışkırtarak onu geri çeviriyor ve yuvadan atıyor. Temizlenmiş tarak midyesini defalarca yuva içersine bırakıyorsunuz ama ahtapot sürekli geri çevirme eylemi gerçekleştiriyor. Bir süre ahtapota yemek vermiyormuş gibi yapıp yuva etrafından uzaklaşıp (yaklaşık 20dk) tekrar geri geldiğinizde ahtapotun bu yemi kabul etmeyip yuva dışına ittiğine bir kez daha tanık oluyorsunuz.


Yuvanın içine yavaşça onu ürkütmeden elinizi sokup tarağı koymaya çalıştığınızda fışkırttığı suyun daha bir hızlandığını fark ediyorsunuz. Bu olayı dip bölgedeki kumlardan da çok iyi ayırt edebilirsiniz. Bu deneyimler inanılmazdır sualtında ve davranış bilimcileri için çok özel anlar yaratırlar. Görüyorsunuz ki ahtapot huni yapısını çok farklı amaçlar için de kullanabiliyor.


Denizlerin zeki canlısı… Ahtapotlar… Sergilemiş olduğu farklı davranışlar sinir sistemlerinin oldukça gelişmiş olduğunun belirtisi. Sualtında ahtapotlarla karşılaştığınız anlarda çok özel zamanlar yaşayabiliyorsunuz. Sizi dikkatli bir şekilde incelemeye başlıyor, size alışıp kendini sevdiriyor ya da çoğunlukla yaptığı gibi yuvasına girip saklanıyor. Mavi dünyanın bu sevecen canlısı zeki olma adına birçok becerisini gösteriyor bizlere… Kameranızın flaşını kullanmadan bu canlılarla iletişime geçmeniz dileklerimle… Mavi kalın…


Not: Bu makale yazarın, 2010 yılında Sualtı Dünyası-Marine Photo Dergisi’de yayımlanan yazısından alınmıştır



Kaynaklar:


1-Norman, M., 2000. Cephalopods A World Guide. IKAN and Conchbooks Publishing

2-http://www.marinespecies.org/mollusca/index.php

3-Nixon, M., Young, J.Z., 2003. The Brains and Lives of Cephalopods. Oxford University Press.USA.

4-Erdem, Ü., Başusta, N., Türeli, C., 2006. Su Omurgasızları, Nobel Yayınları.

5-Klein, D. G., 1984. The concept of consciousness. A survey. Lincoln, NB: University of Nebraska Press.

6-http://www.slate.com/id/2192211

7-Mather, J.A. 1992b. Interactions of juvenile Octopus vulgaris with scavenging and territorial fishes. Mar. Behav. Physiol. 19:175-182

8-Braitenberg, V., 2001. Brain size and Number of Neurons: An Exercise in Synthetic Neuroanatomy. J. Comput. Neurosci. 10: 71-77.

9-Hanlon T. R., Messenger, J.B., 1996. Cephalopod Behaviour. Cambridge University Press, UK.

10-Cerullo, M.M., 1997. The octopus: Phantom of the sea. Dutton Juvenile Publishing.

Destekleriniz için teşekkürler